Son dönemlerde ismini çokça duymaya alıştığımız Z kuşağı, 90’lı yıllarda doğan bir nesli temsil ediyor. Dijital çağın temsilcisi olan Z kuşağı, tam olarak teknolojinin içine doğan bir nesil diyebiliriz. Henüz yeni iş hayatına adım atan bu nesil kuşkusuz geleceğin iş hayatını baştan aşağı değiştirecek ve yepyeni dinamikler yaratacak. Peki, Z kuşağına uyumlu ofis ortamı nasıl oluşturulur?
Yapılan anketlere göre şu an halihazırda çalışan kitlenin %70’lik bir kısmı, Z kuşağının iş hayatında yenilikçi bir nesil olacağına inanıyor. Hızlı öğrenen, sorgulayan ve klasik sistemlere karşı çıkan bu kuşak, teknoloji ile büyüdüğü için de gündemi oldukça yakından takip ediyor. Bilgiyi hızlı bir şekilde araştıran, benimseyen ve uyum sağlama özelliği gelişmiş olan Z kuşağının en büyük dezavantajı ise sabırsız oluşu olarak gösteriliyor.
Aralıksız çalışmayı sevmeyen, çalışırken aynı zamanda eğlenmeyi, öğrenmeyi ve keşfetmeyi arayan Z jenerasyonu için şirketlere, bilinçli İK yöneticilerine büyük bir görev düşüyor. Bu çerçevede şirketlerin, Z jenerasyonunun verimli çalışabilmesi için yeniliklere açık olması, iş süreçlerini eğlenceli hale getirmesi ve sürekli bir yenilik üretmesi gerekiyor. Bu nedenle Z kuşağını doğru karşılayabilmek için ofislerde belli başlı değişiklikler yapılarak bu kuşağa uyumlu ofis ortamı yaratılabilir.
Bir Rehber Gibi Olun
Hiç gitmediğiniz bir şehre ya da ülkeye gittiğinizde size bulunduğunuz konumdaki gerekli bilgileri vermesi için bir rehbere ihtiyaç duyarsınız. Z kuşağı da yeni yeni atılmaya başladığı bu iş hayatında bir rehbere ihtiyaç duyuyor. Bu nedenle Z jenerasyonunun diğer kuşaklarla iletişim kurabilmesi için mevcut düzende kendisine bir yer bulabilmesi adına yol gösterici bir rehber olmalısınız.
Z kuşağı hiyerarşik bir düzene uyum sağlamaktan çok bağımsız bir biçimde çalışmaya yatkın gibi görünüyor. Bu nedenle paylaşımcı, açıklayıcı ve öğretici bir sistemin Z jenerasyonunun ofis ortamına adapte olabilmesi için daha avantajlı olduğunu düşünüyoruz. Bu noktada şirketlerin yeni nesilleri değiştirmek yerine değişimi kabullenmeleri ve yeni nesillere uyum sağlamaları daha avantajlı diyebiliriz.
Kuşakların Sinerjisinden Yararlanın
Her kuşağın beraberinde getirdiği güçlü ve zayıf yönleri mevcut. Fakat çalışma ekiplerini tek bir kuşaktan oluşturmak yeterince verimli olmayabilir. Bunun yerine uyumlu ofis için farklı kuşaktaki bireyleri bir araya getirerek bu bireylerin güçlü noktalarını birleştirmelerini sağlayabilirsiniz. Çeşitlilik ise Z jenerasyonunu motive etmenin ve dikkatini çekmenin en kolay yollarından biri. Bu yöntemi uygulayarak hem Z kuşağını motive edebilir hem de eski kuşakların Z kuşağına rehberlik yapmasına öncülük edebilirsiniz.
Yaratıcı İş Süreçleri
Yazının önceki bölümlerinde bahsettiğimiz gibi Z kuşağı keşfetmeyi, yeni şeyler denemeyi seviyor ancak rutinden oldukça hızlı sıkılıyor. Bu nedenle şirketteki iş süreçlerinin yaratıcı ve değişken olması bu yeni nesil için çok önemli bir yer kaplıyor. Yaratıcı iş süreçleri sayesinde enerjisi yüksek, verimli çalışan, heyecanlı ve şirketin vizyonunu benimsemiş bir Z kuşağı ile çalışma şansı yakalayabilirsiniz.
Z Kuşağından Öğrenin
Z kuşağının bilgiye ve teknolojiye olan erişimi doğduklarından itibaren oldukça yüksek seviyelerdeydi. Bu nedenle sosyal medya ve benzeri dijital teknolojiler hakkında oldukça fazla bilgiye sahip olan bir nesil. Bu nesilden dijital medya ve teknolojiler hakkında bilgiler alabilir, şirketin sosyal dünya ile entegrasyonunu çok daha rahat bir şekilde sağlayabilirsiniz. Bu noktada Z kuşağını hafife almamanız gerektiğini söylemek istiyoruz.
Eğlenceli Ofis Tasarımları
Z kuşağı oldukça hızlı sıkılabilen ve rutin işleri, ortamları ve kişileri sevmeyen bir nesil. Bu nedenle uyumlu ofislerde sürekli bir değişim, eğlenceli tasarımlar ve etkinlikler düzenlemeniz oldukça faydalı olabilir. Çalışanların bir rotasyon içerisinde ofisin farklı bölümlerinde görevlendirilmesi, uyumlu ofis ortamlarındaki eğlenceli oyunlar ve geleneksel ofislerde görmeye alışkın olmadığımız yenilikler bu nesil için oldukça verimli olabilir.